Sıkça Sorulan Sorular
Danışanların genellikle merak ettikleriZaman zaman sorunlarımızı kendimiz çözemiyor olmamız son derece anlaşılır. Bazen olayların içerisinde olduğumuzda geniş açıyı göremeyiz veya karşımızdakinin ne istediğini tam olarak anlayamayabiliriz. Buna çoğu zaman engel olan bizim geçmişten getirdiğimiz dünya ve insanlar ile ilgili kalıplaşmış düşüncelerimizdir. Bir uzman psikolog bu durumda size, bu kalıplaşmış düşüncelerin dışına çıkartmak ve sınırlarınızı zorlamak için rehber olacaktır.
Yaşadığınız sorunlar günlük hayatınızı ve ilişkilerinizi etkilemeye başladıysa bir uzmandan destek alma zamanınız gelmiş demektir. Stres ve kaygı yaratan durumlar, takıntılı ve tekrarlayan düşünceler, yalnızlık ve umutsuzluk duyguları, uyum zorlukları, başarı sorunları, özgüven eksikliği, etkili iletişim kurma, kendini ve çevreyi daha iyi tanıma, kimseye anlatılamayan duygu ve düşünceler, aile içinde çatışmalar, partnerle yaşanan iletişimsizlik ve çatışmalar, cinsel sorunlar en yoğun başvurulan konulardır.
İlk terapi seansınız hakkında endişeli, gergin veya kararsız hissetmeniz çok normaldir. Psikoloğunuz, ihtiyacınız olan her şeyi tartışmanız için size özel, rahat, güvenli, saygılı ve yargılayıcı olmayan bir ortam sağlayacaktır.
İlk birkaç seansta, psikolog size tipik olarak kendiniz, yaşamınız ve üzerinde çalışmak istediğiniz mevcut problemler hakkında sorular soracaktır. Birlikte, terapinin bu sorunlarda size nasıl yardımcı olabileceği, kaç seans sürebileceği ve ne sıklıkta görüşmeniz gerektiği konusunda bir plan oluşturacaksınız. İlk seansınızdan önce kendinize hayatınızda ne gibi değişiklikler yapmak istediğinizi sormanız faydalı olabilir. Terapinin amacı, daha sonra bu değişiklikleri gerçekleştirmenize yardımcı olmak için birlikte çalışmamızdır.
Her bireysel terapi seansının uzunluğu 50 dakikadır. Kaç seansa ihtiyacınız olduğu durumunuza bağlıdır ve psikoloğunuzla bunu konuşabilirsiniz. İlk 1-2 seanstan sonra, terapistiniz mevcut sorunu ele almanıza yardımcı olmak için uygun olduğunu düşündükleri seans miktarını açıklayacaktır. Bu şekilde hedefler belirleyebilir ve onlara ulaşmak için birlikte çalışabilirsiniz.
Yardım almak istediğiniz konular, hâlihazırda kullanmakta olduğunuz başa çıkma stratejileri, destek ağınız ve almış olabileceğiniz önceki destekleriniz dahil birçok faktör terapinin süresini etkileyebilir.
Çoğu zaman psikolog ile yüz yüze olmadığı için online terapilerin işe yarar olmayacağı düşünülmektedir ancak uygulamada bakıldığında herhangi bir fark yoktur. Tek fark terapilerin yürütüldüğü ortamdır, online terapilerde belirli bir ofis yerine iyi bir internet bağlantısı ve mobil cihazınızın olmasıdır.
Bilim insanları online terapiler ile yüz yüze yürütülen terapilerin farkları üzerine çalışmalar yapmaktadır. Bu çalışmalarda terapi süreçlerinin işe yararlığı açısından herhangi bir fark oluşturmadığı görülmüştür. Ek olarak, bazı konularda daha etkili olduğu bile öne sürülmüştür. Danışanların kendini daha rahat ifade edebilmesi, sık seyahat eden bireyler için uygunluğu, yüz yüze terapilere göre ekonomik olması ve zaman tasarrufu gibi avantajları bulunmaktadır. Danışanlar için online terapi, kimi zaman yüz yüze terapide anlatmaktan çekindikleri olay ve durumları aktarmaları için daha kendi konfor alanlarında bir rahatlık sağlamaktadır.
Bu alanda yapılan çalışmalara örnek vermek gerekirse, bilimsel olarak etkinliği kanıtlanmış olan Bilişsel Davranışçı Terapi (BDT) yöntemi ile yürütülen çalışmalar örnek olabilir. BDT ile yürütülen yüz yüze terapiler ile yine BDT ile yürütülen online terapiler karşılaştırılmış ve işe yararlılık ölçütünde eşit oldukları görülmüştür (Barak, Hen vd., 2008). Bu gibi araştırmalar doğrultusunda, her geçen gün yoğunlaşan günlük yaşam temposuna terapi süreçlerini dahil etmek adına birçok kurum online terapiyi desteklemektedir. Örneğin Hollanda Hükümeti 2005 yılında online terapilerin etkinliğini araştırmış ve yüz yüze terapilere alternatif olarak kullanmaya başlamıştır (Emmelkamp, 2011).
Online terapi gelecek ve psikolojik bakımın sağlanması için etkili bir forum olduğu kanıtlanmıştır. Araştırma kanıtları, online ve yüz yüze terapinin eşdeğer etkililiğini göstermektedir. Yoğun bir yaşam tarzına sahip kişiler için özellikle uygundur.
- Seans sırasında rahatsız edilmeyeceğiniz özel bir alan
- Bir bilgisayara, dizüstü bilgisayara, tablete veya akıllı telefona erişim
- İyi bir istikrarlı internet bağlantısı
- Sesli bir video kameraya erişim (genellikle cihazınıza entegredir)
Seans günleri ve saatleri danışan ve terapistin ortak uygunluk durumlarına göre belirlenmekte olup danışanların belirlenen seans süresinden 24 saat öncesine kadar iptal ve değişiklik yapabilmeleri mümkündür.
Danışanın seanslara geç kaldığı zaman geç kaldığı süre seans süresinden kesilmektedir. Ancak, psikoloğun seanslara geç kaldığı noktada ise danışan mağdur edilmemekte, geç kalınan süre seans süresine eklenmektedir.
- Terapide konuştuğumuz şeyler gizli kalacak mı?
Gizlilik, psikoterapinin ve psikologların en önemli etik kurallarından biridir. Psikoterapi, açık ve dürüst davranıldığında en etkili halini oluşturmaktadır. Bu nedenle psikoterapi ortamı kişinin kendisini açması için güven veren ve rahat hissettirmesi gereken bir süreçtir. Psikoterapi, destek alan birey ve psikolog arasındaki özel bir alandır. Psikoterapi almak isteyen danışan, daha önce kimseye anlatamadığı sorunlarını ve duygu hissiyatlarını terapi esnasında tedavinin başarısı için psikoloğu ile paylaşmak ister. Bu da kişinin zihinsel olarak rahatlaması sorunlarının çözümü noktasında kendisini rahatlatır ve çözüm bulmasına yardımcı olmaktadır. Ancak daha önce hiç bilmediği bir kişiye iç dünyasında yaşadığı sıkıntıları anlatması bireyler olarak hiç de kolay olamayan bir durumdur. Daha önce tanımadığı ve hafta da sadece birkaç kez belli zaman dilimlerinde görüştüğü bir insana sıkıntılarını anlatması için de belli bir güven oluşması gerektirmektedir. Bu da zaman alan bir süreçtir.
Terapinin gizliliği oldukça sık karşılaşılan bir durumdur. Yaşanılan bu durum birçok bireyde ve danışanda sıkça görülen bir durumdur. Bu sebeplerden ötürü terapiler öncesinden bu durum ve terapi gizliliği konularını anlatmak bir psikolog için en büyük sorumluluktur. İlk görüşmenizde, bir psikolog size gizlilik politikalarını ve kişisel bilgilerinizin nasıl ele alınacağını açıklayan yazılı ya da sözel bilgilendirme yapmalıdır. Bu bilgiler, aşağıda açıklandığı gibi özel durumlar haricinde korunmaya devam eder.
- Bir psikolog benim iznim olmadan özel bilgilerimi ne zaman paylaşabilir?
Bazı özel durumlarda psikolog, danışanın izini olmadan bilgi paylaşabilir. Bu istisnai durumlar şunlardır:
- Danışanın kendisine (intihar) ya da bir başkasına zarar verme durumu olduğunda
- Devam eden aile içi şiddet, çocuklara, yaşlılara ya da engellilere yönelik istismar ve ihmal durumlarında
- Mahkeme kararı gibi durumlarda bir psikolog bilgi paylaşımında bulunabilir.